11 Ekim 2009 Pazar

Kolesterol hastalığı değil, kolesterol komedisi!...



Bilim bir kez örgütlü bir grup faaliyeti haline
gelirse neredeyse kaçınılmaz olarak
bürokratikleşme eğilimine girer.
Bunun bireysel yaratıcılık yeteneği üzerinde
olumsuz bir etkisi var.


Federico Mayor ve Augusto Forti
Bilim ve İktidar, Tübitak Yayınları








Kolesterol hastalığı değil, kolesterol komedisi!...

Karşımızdaki bazı insanların, bunca çabaya rağmen hala üç maymunu oynamaya devam ediyor olmaları aslında son derece düşündürücü. Hala renkli 'hastalık reklamları' yapma, insanları korkutma peşindeler.

Olayı bilinçli bir şekilde çarpıtanları, kolesterol konusunda insanları kandırarak çıkar sağlayan ve ilaç şirketlerinin sponsorları gibi çalışanları şimdilik ayrı bir noktaya koyduğunuzda karşınıza farklı bir tablo daha ortaya çıkıyor.

Çoğu sağduyulu mesleki ve insani konularda hassas doktorların kafası gerçekten karışmış durumda. Doktorlar artık ‘hastalarımıza et, tam yağlı süt, yumurta versek mi, vermesek mi?’ diye düşünüyorlar, geçmişle karşılaştırıldığında bu asla küçümsenmemesi gereken bir gelişme. Bürokratik 'kolesterol lobisi' dışında bulunan doktorlar da kendilerince çok haklı. Yıllar yılı koca koca tonlarca ağırlıktaki kitapları okumak, anlamak veya ezberlemek kolay iş değil!... On binlerce doktor, kolesterolün zararları masalıyla büyüdü, doktorların eğitimi sırasında sorgulama yapması bir şekilde engellendi, zaten bunu yapmaya zamanları da kalmıyordu...


Kolesterol hakkında hala öylesine saçma sapan ve komik düşünceler ileri sürülüyor, öylesine ısmarlama akademik yayınlar yapılıyor ki, bir noktadan sonra gerçekten kızamıyorsunuz. Tam tersine, üzülüyor ve ister istemez bu duruma bazen gülüyorsunuz.


Ara sıra bizim gibi sıradan, basit bir biyologu güldürenler dünyaca ünlü, gerçekten mesleğinde çok saygın bir yere gelmiş profesörler, uzmanlar, doktorlar, eczacılar ve akademisyenler bile olabiliyor. İlaç, sponsor, çıkar, menfaat ve sadece kariyer edinme korkusuyla yazılmış onlarca yazı ve makale ortalığa çok pis bir koku bırakıyor. İster istemez rahatsız oluyorsunuz. Konuyu ve tartışmayı sizin anlatmak istediğinizden çok farklı alanlara çekmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Size son derece klasik bir mantıkla, ilginç tutucu tepkiler verebiliyorlar. Karşı görüşleri dikkatle dinlemek, anlamaya çalışmak, bilimsel anlamda eleştirmek yerine; söz konusu kendilerine oldukça ters gelen düşünceyi dikkate almayıp tümüyle yok sayıyorlar. Bu da bilimde 'statüko' anlayışının temellerini oluşturuyor...

Okuyucu olarak sizlerinde tahmin edebileceği gibi, bazı nedenlerle biz bu ilaçlara (statinlere) [1] kolesterol düşürülmesi konusunda tamamen karşıyız ve bu konuda gerçekten insanların kandırıldığını düşünüyoruz! Yanlış anlamayın ilaçlara tamamen karşı değilim, sıradan bir biyolog olarak kişisel düşüncem, bu ilaçların (statinlerin) hücre öldürücü özelliğini (sitotoksik) özellikle kanser vakalarında, özellikle 'karaciğer' kanserlerinde kullanılması gerektiği yönünde. Fakat bu ilaçlar kansere karşı korur düşüncesinin düşüncesinin bilimle anlaşılır bir tarafı bizce hiç yoktur ve bu iddia da bir komedidir. Sağlıklı kişilerde bu ilaçların (statinlerin) çeşitli kanserler yapabileceğine karşı onlarca çalışma var, fakat kimse zahmet edipte görmüyor...

Yani kolesterol-statinler konusu bilimsel bir alerji, kişisel değil...


Üstelik güzel bir hafta sonunda ‘Kolesterol düşürücü ilaçlar şifa deposu!’ konulu bir yazıyla karşılaşmanız durumunda haliyle alerjimiz de zorunlu olarak artıyor[2].

Sonra birden jetonunuz düşüveriyor!

Alerjilerimiz de karşılıklı!

Bizim kızdığımız, alerji duyduğumuz ve güldüğümüz vakalar aslında ters bir şekilde onlar içinde geçerli olmak zorunda. Düşünebiliyor musunuz yıllarca bir mesleğe kazanmak için çalışmış ve zor şartlarda okumuşsun. Uzman ve doktor olmuşsun, yıllarca hastalarda kolesterol sorununu halletmek için, hocalarından öğrendiğin gibi sürekli kolesterol düşürücü ilaç ‘statin’ vermişsin. Daha sonra kıytırık, sıradan bir biyolog çıkmış koskoca, yıllarca çalışmış uzmanlara bilimsel anlamda diklenmeye çalışıyor. Söylemeye çalıştığı şeyler, yıllardır uygulamaya çalıştığınız tedaviyle tümüyle çelişiyor: Kolesterol ilaçları (statinler) yanlış bir uygulamadır, kolesterol masum, kolesterol sorunu karaciğerin anabolik (yapımla ilgili) değil, katabolik (yıkımla ilgili) bir sorunudur, kolesterol üretim değil birikim nedeniyle yüksek çıkar işte bu nedenle ilaç (statin) kullanamazsınız, yağlı besinlerden korkmayın falan filan diyor. Üstelik kendi kariyerinin pireliğine bakmadan, koskoca uzman olmuş beni, yani büyük kocaman beni kolesterol konusunda akıl oyunları[3] oynamaya davet ediyor.

Bak şu zıpçıktının yaptığına!... Akıl oyunuymuş, oynamıcam işte!...

Hakikaten düşünüldüğünde bu durum yenilir, yutulur şey değil! Yani mecburen gargara yapacaksınız!

Böyle bir durumda bazen iç güdüsel olarak mesleki (hekimlik, uzmanlık vs) anlamda savunma sistemleri acil kırmızı alarm koduyla devreye girebiliyor. Üstelik alerjileri de son derece kabarmış. Karşı tarafın ne söylediğinin bu aşamada hiçbir değeri, hiçbir anlamı yok! Sonra bilerek ya da bilmeyerek ipler kopuyor ve gerçeklerle bağlantılı olmayan, oldukça komik yayınlar, yazılar ve tartışmalar ortaya çıkabiliyor…

İlaçlar sadece kolesterolü düşürse iyi, kolesterol ilaçları katarakta[4] iyi gelebiliyormuş!

Kolesterol ilaçları zatürree ye de[5] de faydalıymış!

Hatta nasıl olduğunu hiç anlayamadığım bir şekilde kolesterol ilaçları kalp kaslarının zayıflığına karşı[6] bile etkiliymiş!

Cinsel fonksiyon bozukluklarına iyi geliyormuş!

Daha neler, ama nelere iyi geliyor bu kolesterol düşürücü statinler bir bilseniz! Acayip faydalı bir şifa deposuymuş statinler…

Yani en az bin tane hastalığınızı, bir tek bu ilaçla (statinlerle) geçirebilirsiniz iddialara göre! Bir tek ağzıyla kuş tutmuyor, yani kuş tutma işi de var, ama bu işi ağzıyla değil, başka bir yeriyle yapıyor…


Biraz ciddiyet beyler!...

Hemen hemen her köşe başını tutmuş ilaç şirketlerinde, modern ilaç denilen ama aslında bir kocakarı ilacıyla (veya reklamıyla) karşı karşıya olduğunuzu umarım anlıyorsunuzdur!

Eskiden zavallı yaşlı Ayşe Teyze’de aynı şekilde para kazanırdı. Onun ilacına ‘böyle her şeye birden, her hastalığa iyi gelen ilaç olmaz, bu bilimsel değil, bunlar kocakarı ilaçlarıdır’ demiştiniz ya, işte tam da onlardan!

Siz de haliyle gülüyorsunuz!

Daha sonra hayal gücünüz, güldüğünüz konu ve yazıları biraz daha fazla allayıp pullayıp yavaş yavaş genişletiyor!

Konu kolesterol ile bağlantılı, haliyle bu teknik bir konu yani teknik konularla ilgili gülebilmek gerçekten zor, ama imkansız değil!

Devamı var.

Her zaman gerilmektense, bir kerelik de olsa farklı bir yol izleyerek, biraz tebessüm ettirerek konuları anlatmak, konuyla ilgili karşı eleştirilerimize espri katmak biraz daha eğlenceliymiş!…

Fakat gülebilmek için dipnotlarla ilişkili yazılarını da mutlaka okumalısınız. Yoksa sadece gülmek pek fazla işe yaramaz!

Yani dipnotlara dikkat!...
*****************

Kolesterol olayında gelişmelere Fransız kalanlar için!
Fransada 216.900 kişi üzerinde yapılan araştırmada kolesterol düşürücü ilaçların (statinlerin) erkeklerde ereksiyon bozukluğuna ve cinsel yetersizliğe sebep olduğu ortaya çıkmış[7]. Statin üreten ilaç şirketleri tabii ki bu işe ve yapılan araştırmaya elbette çok bozulmuşlar. Amerikan hükümeti hemencecik LCD, FDA, NCEP, RECEP, AHMET, FİA, CİA, KİA ve konuyla ilgili bütün İlaç şirketlerini toplamış ve geleceğe yönelik gizli bir ön rapor hazırlanmış.
Top Secret: Kendi alanında başarılı, yakışıklı, ünlü, sempatik ve televizyonlarca da tanınan bir kalp cerrahı acilen Fransa’ya gönderilecek. Bu yakışıklı profesör Fransız halkına, 60 yaşın üstünde ve 9 yıl boyunca statin kullanan erkeklerin; ereksiyon problemiyle yüzde 64 oranında daha az karşılaştığını anlatacak[8]. Yani statin ilaçlarıyla 60-70 yaşındaki erkeklerde 30-35 yaşlardaki cinsel performansın sağlandığı konusunda yazılar yazacak. Fransız kadınları da buna inanacak, kocalarına mutlaka kolesterol düşürücü statin ilacı içirecekler. Fransız bilim adamlarını ve Fransız araştırmacıları, statinlerin erkeklerde cinsel fonksiyon bozukluğu yapmadığına, tam tersine statin ilaçlarının kılcal damarları açtığı için, en az viagra kadar etkili olduğuna mutlaka ikna edilecek… İlaç şirketlerinin geleceği açısından bu olaya asla ülke olarak asla Fransız kalınmayacak. Çok Önemli Not: Gerekirse kadınları statin ilaç kullanımına ikna etmek için farklı yöntemler izlenecek, brokoli salatasının faziletleri ve fındıklı brokoli salatasının nasıl yapıldığı da alternatif olarak Fransızlara TV kanallarında anlatılabilir…
**************************
Kötü şans
İnegy (Vytorin) adlı kolesterol düşürücü ilaç kullananlarda ani ölüm ve kanser vakaları aşırı derecede artmış ve ilaç piyasadan çekilmek zorunda kalmış[9]. Aslında bu durum piyasada kullanılan bütün statin ilaçlarında da varmış[10]. Bu duruma çok bozulan, diğer statin ilaçlarını çok kıskanan İnegy kendi kendine kızıyormuş:
-Bizim şansa bak, daha ilk olayımızda yakalandık. Yıllardır aynı işi yapanlar nedense hiç yakalanmıyor. Diğer ilaçlardan hızlı olmak bile suç, ah benim sersem kafam keşke bizde biraz ağırdan alsaydık. Ah ulen Harlan Krumholz [11] piyasada o kadar (muadil) benzer ilaç varken, bula bula beni mi buldun?

*************************************

Çaylak ve tecrübesiz ilaç
Gazetede yeni çıkan ve büyük yatırımlar yapılan kolesterol ilacının (Torcetrapib) fazla ve ölüm nedeniyle piyasadan toplatıldığını[12] öğrenen eski tecrübeli statin ilacı kendi kendine söylenmiş:
- O acemi çaylağa bin kere söylemiştim, öldürdüğün insanların sayısını değil, bu aşamada sadece öldüremediklerinin sayısını vereceksin…

*********************************************
Hovarda da olsa evlat işte
Testosteron (erkeklik) hormonunun babası olan büyük kolesterol molekülü[13] çok sert bir şekilde elini kolunu sallaya sallaya testosterona çıkışıyor ve yüksek sesle bağırıyormuş:
- Lanet olsun içimdeki evlat sevgisine… Ulan velet geçen sefer beyin hücrelerine gideceğim demiştin ama sen yine hovardalığa gitmişsin!...
***************************************************
Boşanma nafakası ödememek için
Kolesterol düşürücü ilaçların (statinlerin) özellikle kadınları aptallaştırdığını iddia edilen Dr. Orli Etingin’le, tam tersi zıt görüşler ileri süren, bu ilaçlarının hafızaya çok iyi geldiğini[14] iddia eden Profesörle bir New York lokantasında tesadüfen karşılaşırlar. İçkilerini yudumlarken Dr. Orli Etingin sorar:
-Bu kadar bilimsel çalışmaya rağmen nasıl böyle bir iddiada bulunduğunuzu anlayamıyorum profesör, bu ilaçlar özellikle kullanım sırasında kadınları gerçekten aptallaştırıyor, kadınlar düşünme yeteneğini az veya çok mutlaka kaybediyorlar.
İçkisinden bir yudum daha alan profesör dalgın ve düşünceli bir şekilde cevap verir:
- Sizin de benim gibi kolesterolü yüksek olduğu halde ilaç kullanmak istemeyen çirkin bir karınız olsaydı, üstelik bu kadın sizden 500 bin dolar nafakayla boşanmak için dava açmış olsaydı, beni ve yaptığım çalışmamın değerini çok iyi anlardınız değerli dostum, demiş...
Dr. Orli Etingin bu olaya çok kızmış ve oldukça sert tepki göstermiş:
-Profesör demiş yaptığınız çok bencilce bir iş, bu bilime, mantığa ve mesleki dayanışmaya son derece aykırı, üstelik hiç etik değil! Keşke bunu bana ben karımdan 50 bin dolar nafakayla boşanmadan önce söyleseydiniz.

*******************
Yumurta kapıya dayandığında!
Yumurta ve kolesterol konusunda yıllardır sağda solda atıp tutan, bu konuyu diyet listelerine, yemek kitaplarına taşıyan, önceleri mangalda hiç kül bırakmayan bazı araştırmacılar, bizim yıllardır söylediklerimize değil de bazı meslektaşlarının yaptığı ‘yumurta kolesterol bombası değil’’ açıklamasına çok fena bozulmuşlar[15]. Kendilerini ‘Sezar’ sanan bu profesörlerimiz, arkadaşlarını da ‘Brütüs’ diye çağırmaktan geri kalmıyor ve kara kara düşünüyorlarmış:
-Yumurta geldi kapıya dayandı, şimdi bu yumurtayı nasıl ……. Pardon, bu işten nasıl kurtulacağız!...


Mevlüt Durmuş
Uzm. Biyolog
11 Ekim 2009


Konuyu ve Komediyi Anlamayanlar İçin Özel Bir Ek: Akşam Gazetesi: http://www.aksam.com.tr/2009/11/10/haber/saglik/501/kolesterol_ilaclarinda_depresyon_tehlikesi.html

Kolesterol ilaçlarında depresyon tehlikesi

On binlerce insanın kullandığı statin tipi kolesterol ilaçlarının yan etkileri arasında depresyon ve hafıza kaybı da olduğu ortaya çıktı. Şimdi, prospektüslerdeki uyarılara bu iki unsur da eklenecek
İngiltere'de yapılan araştırmalar, kolesterolü düşürmek için kullanılan statin tipi ilaçların, depresyon ve hafıza kaybına da yol açtığını ortaya koydu.Saygın tıp dergisi 'The Drugs and Therapeutics Bulletin' editörlerinden Dr. Ike Iheanacho, 'Bu ilaçları kullanan on binlerce kişi bu yan etkilere maruz kaldı' dedi. Gelecek aylarda, kolestrol düşürücü ilaçların prospektüslerindeki yan etkiler bölümüne, depresyon, hafıza kaybı, uyku güçlüğü, cinsel işlevsizlik ve tedavi edilmediği takdirde ölüme yol açabilecek nadir rastlanan bir akciğer hastalığına yol açabileceği uyarısının da ekleneceği belirtildi. Söz konusu ilaçlarla ilgili yapılan klinik incelemelerde ise, bu hapları kullanan deneklerin yüzde 12'sinde uyku bozukluğu, yüzde 12'sinde ereksiyon sorunu, yüzde 11'inde depresyon, yüzde 3'ünde çeşitli derecelerde hafıza kaybı ortaya çıktı. Iheanacho, hastaların, bu yan etkilere rağmen bu ilaçları kullanmaktan vazgeçmemeleri gerektiğini de sözlerine ekledi. DIŞ HABERLER SERVİSİ

Dipnot ve Kaynaklar

[1] http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=120886
[2] Prof. Dr. Mehmet Öz’ün Cumartesi günü yazısı 10.10.2009
http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/2009/10/10/kolesterol_dusurucu_ilaclar_sifa_deposu [3] M.Durmuş (2009). Kolesterol ve Akıl Oyunları. Hayy kitap.

[4] http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/377493.asp
[5] http://www.cnnturk.com/2008/saglik/02/27/kolesterol.ilaclari.zaturreeye.iyi.geliyor/432313.0/index.html [6] http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=165772

[7] Do, Catherine et al (2009). Statins and Erectile Dysfunction: Results of a Case/Non-Case Study using the French Pharmacovigilance System Database. Drug Safety: 1 July 2009 - Volume 32 - Issue 7 - pp 591-597
doi: 10.2165/00002018-200932070-00005. (Abst).

[8] http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/2009/10/10/kolesterol_dusurucu_ilaclar_sifa_deposu (Prof. Dr Mehmet Öz’ün yazısı)

[9] http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=HaberDetay&ArticleID=986472

[10] http://beslenmebulteni.com/bes/index.php?option=com_content&view=article&id=215:doktorunuz-kolesterol-dueueruecue-ilaclarn-kansere-yol-acabilecei-ihtimaline-kar-sizi-uyard-m-&catid=79:kalp-hastal&Itemid=376

[11]
http://arsiv.sabah.com.tr/2008/04/01/haber,F1FAD0FB2CC0458DB10E659956701955.html

[12] http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=5555118&p=2

[13] http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=95365&do=print

[14] http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/454570.asp

[15] http://www.stargazete.com/yasam/yumurta-kalbe-iyi-geliyormus-haber-217139.htm